Yapay Zeka ile ölü diller konusu hızla gündeme geliyor çünkü her hafta yeni bir dil kayboluyor. Dünya genelinde 7.000 civarında dilin yarısı bu yüzyılda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

Bu durum yalnızca kelime dağarcığının kaybı değil; aynı zamanda kültürel hafıza, yaşam biçimi ve toplumsal değerlerin de yok olması anlamına geliyor. Geçmişte sözlü yaşayan, yazılı arşivi olmayan diller için geleneksel koruma yöntemleri yetersiz kalabiliyor.
Bu noktada yapay zeka destekli dil canlandırma projeleri, dil mirasının dijital dünyaya aktarılması için kritik bir fırsat sunuyor. Büyük veri işleme, otomatik konuşma tanıma ve doğal dil üretimi gibi yetenekler sayesinde yapay zeka, unutulmaya yüz tutmuş dillerin yeniden öğrenilmesini mümkün kılabiliyor.
Ainu Dili ve Pirika AI
Ainu dili, Japonya’nın kuzeyinde yaşayan Ainu halkına ait ve UNESCO tarafından “neredeyse yok olmuş” olarak tanımlanan tek bilinen üyesi olduğu kendi kendine yeten bir dil ailesidir. 2016’da yalnızca 300 kişi anlamlı düzeyde Ainu biliyordu; 2023’te ise bu oran biraz daha arttı.

Rewired haberine göre, bu bağlamda 2019 yılında hayata geçirilen Pirika AI projesi, yapay zeka ile ölü dillerin canlandırılması hedefi ile Ainu dilini dijital ortamda canlandırmayı amaçlıyor. “Pirika” Ainu dilinde “güzel” anlamına geliyor. Proje, Hokkaido Üniversitesi, SARAC ve yerel Ainu toplulukları iş birliğiyle geliştirildi.
Pirika AI Nasıl Çalışıyor?
- Genetik algoritmalarla yeni Ainu cümleler oluşturuluyor ve yapay zeka ile ölü diller arasında doğal bağlar kuruluyor.
- Sistemin yanlış söylediği cümleleri kullanıcılar düzeltip modelin doğruluğunu artırıyor.
- Hem yazılı hem de sözlü sohbet sistemleri tasarlandı çünkü Ainu dili, yazıdan çok sözlü gelenekle yaşatılan bir yapıya sahip.
Yapay Zeka ile Ölü Dillere Katkı
- Veri Azlığına Çözüm: Pirika gibi yapay zeka sistemleri, az veriyle öğrenme (few-shot learning) teknikleriyle çok az örneğe dayanarak dil modeli kurabiliyor.
- Sözlü Geleneğin Aktarımı: Çoğu ölü dil, yazılı kayıt yerine sözlü aktarıma dayanır. Yapay zeka, sesli veriyle eğitilerek bu kültürel aktarımı destekleyebiliyor.
- Toplumsal Katılım: Projeler, yerli halkların sürece aktif katılımını teşvik ederek topluluk odaklı bir öğrenme modeli yaratıyor.

Ayrıca, benzer projeler dünya genelinde yaygınlaşmaya başladı. Google’ın, Amazon’un ve UNESCO destekli bazı inisiyatiflerin yerel dillerin belgelenmesi üzerine yürüttüğü projelerde de benzer yaklaşımlar göze çarpıyor.
Pirika AI’dan Öğreneceklerimiz
- Düşük kaynaklı dillerde AI başarısı: Az veriyle bile etkileşimli asistanlar oluşturulabildi.
- Genetik algoritmayla veri genişletme: Pirika, cümle yapısını türetti, hata geri bildirimi ile doğruluğu artırdı.
- Kültürel hassasiyet: Ainu topluluğuyla iş birliği, etik sorunları minimize etti.
Benzer Projeler ve Gelecek Vizyonu
2020 tarihli bir araştırma, yerli dillerin korunmasında yapay zekanın güçlü bir çerçeve sunduğunu ortaya koydu. Özellikle “az kaynaklı diller” (low-resource languages) için geliştirilen modeller, yalnızca birkaç yüz saatlik ses verisiyle konuşma tanıma sistemleri kurabiliyor.
Örneğin, 2020 yılında Ainu folklorü ses kayıtları üzerinden gerçekleştirilen bir otomatik konuşma tanıma (ASR) projesi, %85’e yakın doğrulukla kelime eşleştirmesi yapabildi. Bu başarı, gelecekte sesli kaynaklara dayanan ölü dillerin daha yüksek doğrulukla yeniden yapılandırılabileceğini gösteriyor.

Gelecekte, Ethnologue tarafından tehlike altında olarak tanımlanan 3.000’den fazla dil için benzer modellerin geliştirilmesi mümkün olabilir. Ancak bu sürecin önünde bazı zorluklar da var:
- Etik: Topluluk izni ve kültürel hassasiyetler.
- Teknik: Veri yetersizliği, ses kalitesi, transkripsiyon eksikliği.
- Sosyal: Günlük hayatta dili aktif konuşan bireylerin azlığı.
Buna karşın, çok dilli büyük dil modellerinin (multilingual LLMs) gelişimi, daha az konuşulan dillerin de desteklenmesini sağlayabilir. Ölçeklenebilirlik ve sıfırdan öğrenme yetenekleri sayesinde, veri eksikliğinden kaynaklanan engeller aşılabilir.
Kültürel ve Toplumsal Değer
Dil, sadece iletişim değil; aynı zamanda bir toplumun dünyaya bakış açısıdır. Ainu gibi dillere özgü deyimler, mitolojik unsurlar ve yerel bilgi sistemleri, yalnızca bu dilin canlandırılmasıyla korunabilir.

Yapay zeka sayesinde bu dil unsurları kataloglanabilir, arşivlenebilir ve yeni nesillere öğretilebilir hâle geliyor. Yapay Zeka ile Ölü Diller projesi yalnızca teknik bir gelişme değil. Bu tür çalışmalar, dilin taşıdığı kültürel hafızayı koruma, yerli toplulukların özgüvenini artırma ve kimliği onurlandırma açısından da büyük anlam taşıyor.
Ainu kültürü “insan-insan” anlamına gelen Ainu Mosir diyarında kızıl postlar, ayı ruhu gibi sembollerle dolu derin mirasa sahip . Pirika AI dili sadece canlandırmakla kalmıyor; bu sembollerle birlikte sözlü mirası da yaşatmayı hedefliyor.
Pirika, dil mirasının dijital çağda dirilişine dair umut verici bir örnek oluşturuyor. Bu yaklaşım, diğer az konuşana sahip kültürel diller için de örnek teşkil edebilir.