Meta Superintelligence Nedir?

• Yazar: Büşra Özer
• 18 Oct 2025
• 5 dk okuma

Teknoloji dünyasının en büyük oyuncularından Meta, son dönemde yapay zeka alanında iddialı bir hamleyle adından sıkça söz ettiriyor. CEO Mark Zuckerberg'in "süper zeka artık ufukta" açıklamalarıyla hızlanan bu süreç, şirketin Meta Superintelligence vizyonunu gerçeğe dönüştürme çabasını gözler önüne seriyor.

Bu hedef, yalnızca teknik bir yarıştan ibaret değil; aynı zamanda büyük yatırımlar, stratejik ortaklıklar ve şirket içi gerilimlerle dolu karmaşık bir süreci de beraberinde getiriyor. Peki, Meta'nın bu iddialı girişimi ne anlama geliyor, neden bu kadar önemli ve gelecekte bizi neler bekliyor?

Ne Oldu? Meta Yapay Zeka Laboratuvarında Neler Yaşanıyor?

Meta, tüm yapay zeka birimlerini tek çatı altında toplayarak süper zeka hedefine odaklanan Meta Superintelligence Labs (MSL) adında yeni bir merkez kurdu. Ancak bu yeni yapılanma, kısa sürede hem içeriden hem de dışarıdan büyük yankı uyandırdı. Şirket, Google DeepMind, OpenAI ve Scale AI gibi rakiplerden çok sayıda üst düzey araştırmacıyı rekor ücretlerle bünyesine katarak bir yetenek savaşını alevlendirdi. Haberlere göre, bu agresif işe alım stratejisi, bazı mevcut Meta çalışanları arasında huzursuzluğa yol açtı. Özellikle Llama 4 üzerinde çalışan eski GenAI ekibi, yeni gelenlerin 10 ila 50 kat daha yüksek maaş alması nedeniyle kendilerini "başarısız" hissettiklerini belirtti.

Bu gerilimler, Rohan Anil ve Laurens van der Maaten gibi önemli araştırmacıların şirketten ayrılarak Anthropic gibi rakip firmalara geçmesine neden oldu. Şirket içi gerginlikleri azaltmak amacıyla, Meta Superintelligence Labs kendi içinde dört ana takıma ayrıldı: en büyük modelleri eğitmekle görevli TBD Lab, uzun süredir devam eden araştırma kolu FAIR, ürün entegrasyonundan sorumlu Products and Applied Research ve altyapıdan sorumlu Meta Superintelligence Labs Infrastructure. Bu yeniden yapılanma, işe alımları durdururken mevcut ekiplerin daha odaklı çalışmasını sağlamayı hedefliyor.

Kimler Bu Yarışı Yönetiyor?

Meta'nın yapay zeka stratejisinin başında iki kilit isim bulunuyor. Şirketin genel vizyonunu ve hedeflerini belirleyen CEO Mark Zuckerberg, doğrudan süper zeka çabalarını yönetiyor. Ancak operasyonel liderlik, eski Scale AI CEO'su olan ve artık Meta'nın Yapay Zeka Şefi olarak görev yapan Alexandr Wang'a ait. Wang, Meta Superintelligence Labs'deki tüm ekiplerin başına getirilerek bu iddialı projenin günlük işleyişinden sorumlu hale geldi.

Bununla birlikte, Meta'nın AI stratejisindeki diğer önemli figürler de dikkat çekiyor. FAIR'in başındaki Yann LeCun ve Rob Fergus gibi deneyimli isimler, temel araştırmaları sürdürmeye devam ediyor. Ürün ve uygulamalardan sorumlu Nat Friedman ve altyapı ekibini yöneten Aparna Ramini de bu yeni yapının önemli parçaları arasında yer alıyor.

Meta Superintelligence Neden Bu Kadar Önemli? Meta'nın Vizyonu ve Rekabetin Maliyeti

Meta'nın yapay zeka yarışında bu kadar hızlı hareket etmesinin temelinde, bu teknolojinin gelecekteki potansiyeline olan inanç yatıyor. Zuckerberg, süper zekayı "tüm değerli işleri otomatikleştirecek" bir güç olmaktan ziyade, "kişisel bir süper zeka" olarak herkese ulaştırmayı hedeflediğini belirtiyor. Bu vizyon, bireylerin kendi hedeflerine ulaşmasına, yaratıcılıklarını artırmasına ve hayallerini gerçekleştirmesine yardımcı olacak kişisel bir araç yaratmayı amaçlıyor.

Ancak bu iddialı vizyonun büyük bir maliyeti var. Haberlere göre, Meta'nın 2025 yılındaki sermaye harcamaları 72 milyar dolara kadar çıkabilir. Bu harcamaların büyük bir kısmı, Manhattan büyüklüğündeki veri merkezleri (Prometheus ve Hyperion gibi) kurmaya ve üst düzey yapay zeka araştırmacılarını işe almaya ayrılıyor. Bu devasa harcamalar, yatırımcıların dikkatini çekiyor ve şirketin bu yatırımların karşılığını nasıl alacağı konusunda sorulara yol açıyor. Bazı uzmanlar, bu harcama çılgınlığının sürdürülebilir olmadığını ve teknoloji sektöründe bir yapay zeka balonunun oluştuğunu savunuyor.

Nasıl Bir Strateji İzleniyor? Ekip, Ortaklıklar ve Altyapı

Meta, yapay zeka hedeflerine ulaşmak için çok yönlü bir strateji izliyor. Öncelikle, dünyanın en iyi yeteneklerini çekmek için yüksek maaşlar ve büyük ikramiyeler sunarak güçlü bir ekip kuruyor. İkinci olarak, bu ekibin çalışması için devasa bir altyapı yatırımı yapıyor. Çok gigawattlık veri merkezleri ve binlerce GPU ile desteklenen bu altyapı, büyük ölçekli model eğitimleri için kritik önem taşıyor.

Stratejinin en önemli parçalarından biri ise stratejik ortaklıklar. Daha önce yayımlanan haberimizde de belirtildiği gibi, Meta, veri etiketleme ve model değerlendirme alanında uzman Scale AI'ın %49'luk hissesini 14.8 milyar dolara satın alarak bu şirketin kurucusu Alexandr Wang'ı kendi bünyesine katmıştı. Bu ortaklık, Meta'nın modellerini daha doğru ve güvenilir verilerle eğitmesini sağlayarak yapay zeka modellerinin kalitesini artırmayı hedefliyor.

Nereye Gidiyor? Gelecek ve Güvenlik Endişeleri

Meta Superintelligence projesi, gelecekte teknolojinin nasıl bir yol izleyeceği konusunda önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Zuckerberg'e göre, bu dönemin gidişatını belirleyecek olan, süper zekanın bireysel bir güç aracı mı yoksa toplumu otomatikleştirmeye odaklanmış bir güç mü olacağıdır. Meta, süper zekanın gözlükler gibi kişisel cihazlara entegre olarak her an kullanıma hazır hale geleceği bir gelecek öngörüyor.

Ancak bu büyük hedefler, ciddi güvenlik endişelerini de beraberinde getiriyor. Zuckerberg de yapay zekanın "yeni güvenlik sorunları" yaratacağını kabul ediyor ve riskleri azaltmak için titiz bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğini belirtiyor. Şirketin, açık kaynak geleneğinden ayrılarak yeni modellerini "kapalı" hale getirmeyi düşünmesi de bu endişelerin bir yansıması olarak görülüyor. Uzmanlar, kontrol edilemeyen süper zeka sistemlerinin potansiyel zararlarına karşı uyarılarda bulunurken, teknoloji devlerinin bu konuda yeterli önlemleri alıp almadığı da bir tartışma konusu olmaya devam ediyor.

Sizce Meta Superintelligence girişimi, yapay zeka alanındaki rekabeti nasıl etkileyecek ve gelecekte bizi ne gibi gelişmeler bekliyor?