Bu yazımızda yapay zeka ve EEG’nin mimari alanında kullanımını inceleyeceğiz. Günümüzde yapay zeka ile sıradışı işlerin yapıldığını biliyoruz. Peki yapay zeka, mimari alanında nasıl ve ne derece kullanılıyor? Hadi hep birlikte inceleyelim.
İlginizi çekebilir: Yapay Zeka Nedir? Örnekleri, Geleceği ve Tarihi!
Yapay Zekanın Mimaride Kullanımı
Yapay zeka, günümüzde yalnızca rutin işlerin otomatikleştirilmesinde değil, aynı zamanda karar verme ve problem çözme süreçlerinde de aktif olarak kullanılmaktadır. Bundan yola çıkarak, tasarım sürecinin hızlandırılması ve verimliliğin artırılması gibi farklı şekillerde, yapay zekanın mimarlık alanında da önemli katkılar sunabileceğinden bahsedilebilir. Bu alanda, geçmiş projelerden elde edilen verilerle yeni tasarımlar oluşturulabilir; aynı zamanda kullanıcı girdilerine göre bu tasarımlar kişiselleştirilebilir. Böylece zamandan tasarruf sağlanırken, en uygun tasarım alternatifine ulaşmak kolaylaşır.
Mimarlık, teknik bilgi kadar yaratıcılık da gerektiren bir alan olduğundan, yapay zekanın burada kullanımı dikkat çekmektedir. Her ne kadar sınırlı bir yaratıcı kapasiteye sahip gibi görünse de yapay zeka, mevcut verilerden yola çıkarak özgün bakış açıları geliştirebilir ve tasarım süreçlerine yenilik katabilir. Ayrıca işlevsellik ve estetik açıdan mimariyi ileriye taşıyarak, gelecekte bu alanda köklü değişimlerin öncüsü olabilir.
EEG’nin Mimaride Kullanımı
EEG’nin kullanımı, beynin verdiği tepkilere dayanarak belirli alanların oluşturulması şeklinde açıklanabilir. Beynin elektriksel aktivitesini kaydeden EEG, sinir sinyalleri ile duygusal durumlar arasında bağlantı kurulmasını sağlar. Bu teknoloji sayesinde duygu tanıma uygulamaları geliştirilebilmekte, ancak mimarlık alanındaki kullanımı henüz sınırlı kalmaktadır. Gelecekte bu alanda önemli gelişmelerin yaşanması beklenmektedir. Özellikle yapay zeka tabanlı EEG sistemleri ile elde edilen verilerin analiz edilmesi yoluyla, yenilikçi ve duygu odaklı mimari tasarımların ortaya çıkarılması hedeflenmektedir.
EEG tabanlı duygu tanıma çalışmaları, bazı sanatsal alanlarda da uygulanmıştır. Örneğin, Kaliforniya Üniversitesi’nin 2023 yılında gerçekleştirdiği bir çalışmada, epilepsi hastalarının EEG verileri kullanılarak Pink Floyd’un “Another Brick in the Wall” adlı şarkısı yeniden oluşturulmuştur. Bu çalışma, söz konusu teknolojinin taşıdığı potansiyeli açıkça ortaya koymaktadır.
Seung-Yeul Ji, Mi-Kyoung Kim ve Han-Jong Jun’un Hanyang Üniversitesi’nden yürüttüğü
EEG Kullanarak Mimari Algılama İçin Duygu Analizi AI Modeli başlıklı yeni bir çalışma, AI destekli duygu tanımanın mekanları nasıl geliştirebileceğini araştırmaktadır. Bu çalışmada EEG verileri kullanılarak insan psikolojisine iyi gelen alanlar oluşturmak hedeflenmiştir. Geniş bir EEG veri setiyle eğitilen yapay zeka modeli, üç duygu sınıfına göre yapılandırılmıştır: pozitif, nötr ve negatif. Çalışmada, bu modeli 360 derecelik sanal gerçeklik (VR) ortamına entegre ederek, mekanların kullanıcıların duygularına dinamik olarak nasıl uyum sağlayabileceğini değerlendirmek için gerçek dünya mimari ortamlarını simüle edilmiştir. Bu çalışmayı geliştirmek için EEG’yi yüz ifadesi tanıma, ses analizi ve fizyolojik sinyallerle birleştirmek, inşa edilmiş ortamlara yönelik duygusal tepkiler hakkında daha bütünsel bir anlayış sağlayabilir.
Mimarlık, insan yaşamının temelinde yer alan ve doğrudan duyulara hitap eden bir alan olduğundan, tasarımların duygusal etkileşim yaratması büyük önem taşır. Ancak mimaride ideal sonuca ulaşmak için yoğun çaba ve kapsamlı geri bildirim süreçleri gerekebilir. Bu noktada, süreci kolaylaştırmak ve yaratıcılığı desteklemek amacıyla EEG gibi yenilikçi yaklaşımlara dayanan projeler önemli bir ihtiyaç haline gelebilir.
