Elektrikli-Otomobillerin-Tarihi_Ana-resim
Teknoloji Dünyası

Elektrikli Araçların Yükselişi ve Geleceğin Dünyası!

Elektrikli Araçların Yükseli ve Şarj İstasyonları: Ekonomik ve Çevresel Dönüşümün Hikâyesi:

Otomotiv pazarını değiştiren ve dönüştüren elektrikli araçlar yeni bir ekonomik alanın doğmasına ortam hazırlamaktadır. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre “dünya genelinde 26 milyonun üzerinde araç yollarda bulunuyor”. Türkiye’de araç sayısı 27 bini geçmiş durumda. Dünyada ve Türkiye’de elektrikli araç sayısı gün geçtikçe artmakta ve bu durum otomobillerin yakıt deposu olan hızlı şarj (enerji) istasyonlarının da çoğalmasına neden olmaktadır. Bu yeni pazar alanı hem yatırım firmalarının hem de girişimcilerin dikkatini bir hayli çekmiş durumda…

Elektrikli araçların günümüzde bu kadar popüler olması ve tercih edilmesinin nedenleri nelerdir? İşte bu popülerliğin ve tercihin bazı nedenleri şunlardır:

Çevre dostu teknoloji: Küresel iklim krizi nedeniyle fosil yakıtlı araçların atmosfere yaydığı karbon salınımının ve araç sayısının azaltılması gerekmektedir. Bu sebeple sıfır egzoz emisyon değerlerine sahip olduğunu düşündüğümüz elektrikli araçlar, çevre dostu olarak nitelendirilmekte ve iklim krizi ile mücadelemizde olumlu katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Elektrikli arabalar, Fosil yakıtlı otomobillerin yerini alması ile birlikte dünyamız sürdürülebilir bir yaşam döngüsüne kavuşacağı düşünülmektedir.

Yakıt tasarrufu: Günümüzde akaryakıt maliyetlerinin her geçen gün artması, insanları alternatif enerji kaynaklarına yöneltmektedir. Elektrik üretiminin birçok kaynaktan sağlandığı düşünüldüğünde yakıt maliyetinin, fosil kaynaklı yakıtlardan az olacağı düşünülmektedir.

Sessiz ve konforlu sürüş keyfi: Yaşam alanlarımızda fosil yakıtlı araç motorları gürültü kirliğine sebep olmaktadır. Bu otomobil motorlarının sessiz çalışması nedeniyle yaşam alanlarımızda gürültü kirliliğinin minimize edilmesine olanak sağlamaktadır. Böylece gürültü kirliliğinin azaltılması amaçlanmaktadır.

Hükümet Teşvikleri ve Düzenlemeler: Birçok ülke, elektrikli arabaları teşvik etmek için vergi indirimleri, teşvikler ve düzenlemeler getirmektedir. Bu elektrikli arabalar daha erişilebilir hale gelmesine yardımcı olmaktadır.

Teknolojik İlerleme: Elektrikli araçlar teknolojik açıdan sürekli gelişim ve dönüşüm içindedir. Batarya teknolojileri, menzil, hızlı şarj kapasitesi ve güvenlik önlemleri gibi alanlarda sürekli yenilikler ve iyileştirmeler yapılmaktadır.

Elektrikli araçlar, düşük çevresel etkileri ve enerji verimlilikleri nedeniyle bütçesi elverişli olan insanlar tarafından tercih edilmektedir. Araştırmalara göre, 2030 yılına kadar dünya genelinde satılan arabaların %25’inin elektrikli otomobiller olacağı tahmin edilmektedir. Ayrıca, 2030 yılında dünya genelinde araç sayısının 80 milyonu aşacağı tahmin edilmektedir.

Bu artan araç talebini karşılamak amacıyla enerji şarj istasyonlarının kurulması gerekecektir. Enerji istasyonlarının sayısı, elektrikli lastiklilerin ihtiyaçlarını karşılayana dek sürekli olarak artmaya devam edecektir.  Bu pazarda yer almak isteyen yatırımcılar, girişimciler ve şirketler tarafından büyük yatırımlar yapılacaktır. Enerji uzmanları da bu durumu kabul etmektedir. Bu yatırımlarla birlikte yeni iş modelleri, yeni teknolojiler ve yeni endüstriyel üretim alanları ortaya çıkacaktır. Ayrıca, bazı uluslararası şirketler, hızlı şarj teknolojisi ile ilgili start-up iştiraklerini bünyelerine katmaktadır. Ayrıca, faaliyetteki bazı yakıt istasyonları da elektrikli şarj ünitelerini işletmelerine entegre etmektedir. Ülkemizde ve dünyada önümüzdeki süreçte araç sayısında önemli bir artışın olacağı ve bu artışın diğer alanları da etkileyeceği muhakkak!

Son olarak, bazı büyük otomobil üreticileri de elektrikli otomobillere yönelik büyük hedefler belirlemektedir:

VOLVO: 2030’a kadar tamamen elektrikli bir otomobil markası olmayı amaçlıyor.

VOLKSWAGEN: Avrupa’da satılan bataryalı elektrikli araçların %70’ini, ABD ve Çin’deki satışların %50’sini 2030’a kadar elektrikli araçlarla doldurmayı hedefliyor. Ayrıca, 2040’a kadar neredeyse %100 sıfır emisyonlu araçlar sunmayı planlıyor.

BMW: 2030’a kadar araçlarının %50’sini elektrikli yapmayı planlıyor.

MERCEDES: 2025’ten itibaren yeni araçlarını tamamen elektrikli olarak sunmayı planlıyor.

TOYOTA: 2030’a kadar 3.5 milyon elektrikli araç satmayı hedefliyor.

FORD: 2026’ya kadar araçlarının %33’ünün, 2030’a kadar ise %50’sinin elektrikli olmasını hedefliyor. Ayrıca, 2030’a kadar Avrupa’da tamamen elektrikli araçlara geçmeyi planlıyor.

HYUNDAI: 2035 yılına kadar Avrupa’da içten yanmalı araç satışını sonlandırmayı amaçlıyor ve 2030’a kadar elektrikli araç satışlarını artırmayı hedefliyor.

STELLANTIS: 2030’a kadar Avrupa’da satılan araçların %100’ünün, ABD’deki satışların %50’sinin elektrikli araçlar olmasını hedefliyor. Ayrıca, çevre dostu e-Yakıt teknolojisi üzerinde çalışarak karbon emisyonlarını azaltmayı amaçlıyor.

Sonuç olarak, elektrikli araçlar ve şarj istasyonları, otomotiv endüstrisinde ve enerji sektöründe kökten bir değişim ve dönüşümü işaret ediyor. Bu değişim ve dönüşüm, çevresel sürdürülebilirliği teşvik ederken aynı zamanda yeni ekonomik fırsatların doğmasını da sağlıyor. Elektrikli araçların yaygınlaşması, fosil yakıtların azaltılması ve sıfır emisyonlu taşımacılığın benimsenmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, bu değişimle birlikte enerji altyapısında da büyük gelişmeler yaşanıyor ve bu enerji sektöründe yatırım yapmak isteyenler için büyük potansiyeller sunuyor.

Daha fazlası için Masqot’u takipte kalın, sizlere değer katacak yazılarımızla geleceğinizi değerli kılın!

    Subscribe
    Bildir
    guest
    0 Yorum
    Inline Feedbacks
    View all comments